Çeviri: Hayabusa'nın Trajik Hikayesi
Eiji Ezaki, 90’ların en akıcı uçan güreşçilerinden biri olan Hayabusa karakterinin, ABD’deki genç güreşçiler için uzun bir süre ilham kaynağı olduğunu gayet iyi biliyordu. Ve başarı elde edip yıllar sonra bu başarının bedellerini daha net gören birçok kişi gibi, insanların kendi eylemlerinden çok sonraki sözlerini örnek almalarını tercih ederdi.
Ezaki’nin 3 Mart’ta, 47 yaşında hayatını kaybetmesi, Bryan Danielson’ın emekliliğiyle ilgili yazıda yer verdiğimiz güreş dünyası hakkındaki düşüncelerinin yayımlanmasından yalnızca bir ay sonra gerçekleşti.
“Pek çok karşılaşma, her bir hareketin etkisini göstermekten çok heyecan verici hareketlere odaklanıyor,” diye yazmıştı. “Bu eğilimin özellikle yurtdışındaki güreşçiler arasında çok güçlü olduğunu düşünüyorum; çünkü onlar son yıllarda Japon güreşlerinin kasetlerini izleyerek büyüdüler.
Bu tehlikeli hareketler ve riskli saldırı stilleri seyirciyi coşturuyor olabilir, ama bu çok kaygan bir yoldur. Bu yolda fazla ileri gitmek ringde yeni bir trajediye yol açabilir. Tehlikeli hareketler ve riskli stillerin bu akımını başlatan kişilerden biri olarak, güreşçilerin bunlara bel bağlamaktan vazgeçmek için cesaret ve beceri kazanmalarını içtenlikle diliyorum.”
Bu, güreş dünyasındaki döngünün bir parçasıdır. 1960’larda insanlar Ray Stevens’ın fazlasıyla şey yaptığını düşünüyordu. 1970’lerde ise veteranlar, Ric Flair ve Ricky Steamboat’un “nasıl güreşileceğini bilmediğini” iddia ediyordu. Bu, her nesilde yaşanır.
Sean Waltman bunu en iyi şekilde özetlemişti. Çünkü kendisi bu durumun canlı örneğiydi: Daha iri cüsseli adamların domine ettiği bir sahnede çok zayıf bir yapıya sahip olduğu için fark edilmek amacıyla diğerlerinden daha fazla risk alıyordu. Yıllar içinde birçok sakatlık yaşadıktan sonra genç güreşçilere, bir zamanlar yaşlı güreşçilerin ona verdiği aynı tavsiyeyi vermeye başladı. Ve bunu, o gençlerin kendisini dinlemeyeceğini, tıpkı kendisinin onları dinlemediği gibi, gayet iyi bilerek yapıyordu.
Ezaki, 29 Kasım 1968’de Japonya’nın Kumamoto kentinde doğdu. Bir otel zincirine sahip varlıklı bir aileden geliyordu. O dönemde Japonya’daki birçok erkek çocuk gibi büyüdü. Yedi yaşındayken televizyonda profesyonel güreşi keşfetti; renkli kostümler, akılda kalıcı müzikler (özellikle Jigsaw grubunun “Sky High” şarkısı — Japonya’da 570.000 kopya satan ve All Japan Pro Wrestling yayınları sayesinde listelerde 2 numaraya kadar yükselen bu şarkı, aslında ABD’de 2 yıl önce 3 numaraya kadar çıkmıştı) ve Mil Mascaras’ın yüksekten uçan stili onu büyülemişti.
Mascaras, o neslin çocuklarının kahramanıydı. 80’ler ve 90’larda profesyonel güreş medyada zirveye ulaşınca, neredeyse her muhabir ve o dönemde büyüyen her küçük güreşçi, Japonya’daki Mil Mascaras hayran kulübünün bir üyesiydi ve Antonio Inoki’ye hayrandı.
Kendi kuşağındaki birçok çocuk gibi, Mascaras yaşlandıkça Ezaki’nin yeni favorisi orijinal Tiger Mask oldu. Onu canlı izleyebilmek için dedesiyle birlikte bölgedeki New Japan gösterilerine giderlerdi. Yasuhiro Lisesi’nde okurken judo yapmaya başladı — bu da Mascaras’ın profesyonel güreşe başlamadan önce yaptığı spordu.
Gakuen Üniversitesi’nde okurken Masashi Honda ile tanıştı. İkisi de güreşe duydukları ortak tutkudan dolayı yakın arkadaş oldular. Honda, Ezaki’yi üniversite kulübü düzeyinde profesyonel tarzda güreş yapmaya ikna etti. O dönemde Japonya’daki bazı üniversitelerde öğrenciler, profesyonel güreş eğitimi alıp arkadaşlarına gösteriler düzenledikleri güreş kulüpleri kuruyordu. Bu, güreş dünyasının yerleşik kesimi tarafından hoş karşılanmazdı; 90’lardaki ABD’deki backyard wrestling’e benzer bir şekilde küçümsenirdi. Ancak sonraki kuşağın birçok yıldızı bu sahneden çıkmıştır.
Dört yıl sonra Honda, üniversiteyi bırakıp Kawagoe’ye taşınacağını ve FMW dojosunda antrenman yapacağını Ezaki’ye söyledi. Ona da kendisiyle gelmesini önerdi.
Ezaki bu fikri sevdi ve ailesine söyledi. Ailesi, üniversiteden mezun olmadan okulu bırakırsa ona maddi desteklerini keseceklerini ve aile şirketlerinde onun için planladıkları işe de giremeyeceğini söyledi. Ezaki, Honda’ya gelemeyeceğini söyledi. Bunun üzerine Honda gitti. Ezaki ise ikilemde kaldı. Üniversitede birlikte güreş gösterileri yaptığı arkadaşları aralarında para toplayarak onun Kawagoe’ye gidebilmesi için bir uçak bileti aldılar. Ezaki bileti aldı ve FMW dojosuna kaydoldu. Sıradan bir ofis işinde sıkıcı bir hayat yaşamaktansa sevdiği bir şeyi yapmayı tercih etmişti.
Tarzan Goto’nun (federasyonun en büyük yıldızlarından biri) yönettiği seçmelere 40 kişi katıldı. Aday öğrenciler 500 çömelme, 300 şınav ve 100 mekik çekmek zorundaydı. Daha sonra neden profesyonel güreşçi olmak istediklerine dair mülakata girdiler. Goto, bu kalabalık grubun içinden sadece iki kişiyi seçti: Ezaki ve Honda.
İkisi, FMW’nin ön maç güreşçilerinden bazılarıyla birlikte dojonun içinde yaşamaya başladı. Honda’ya, Goto bir Japon aktöre benzediğini düşündüğü için “Gannosuke” lakabını taktı. Bu isim zamanla benimsendi ve Honda ringde “Mr. Gannosuke” adıyla tanındı.
Ezaki ilk kez ring ekibinde görev yaptığında ve ring kenarında “young boy” (çaylak) olarak maçı izlemeye gittiğinde, Meksika’dan gelen ve panda kostümü giyen komedi güreşçisi Pandita’nın çıkış maçına tanıklık etti. Çaylaklara, maçları dikkatle izlemeleri ama asla tepki vermemeleri söylenmişti. Ancak o da tribündeki seyirciler gibi Pandita’nın numaralarına gülmeden duramadı. Maç bitince ringi söküp gece antrenmanı için dojoya döndüklerinde Goto, ring kenarında güldüğü için Ezaki’ye yumruk attı.
Ezaki güreşi çok hızlı kavradı ve dojonun en parlak öğrencisi haline geldi. Yalnızca birkaç aylık antrenmanın ardından, 5 Mayıs 1991’de Nagoya’da, sakatlık nedeniyle maça çıkamayan birinin yerine acil olarak ringe çıkarak profesyonel debutunu yaptı. Damian 666 olarak tanınan Amigo Ultra ile takım olup Pandita & Yukihide Ueno’yu mağlup ettiler. İkinci maçına ise altı hafta sonra çıktı; Flying Kid Ichihara adıyla tanınacak olan Akihito Ichihara ile birlikte Mike Awesome (o dönemde “The Gladiator” olarak tanınıyordu) karşısında handicap maçında kaybetti.
Üç gün sonra, federasyonun en büyük yıldızı ve aynı zamanda yöneticisi olan Atsushi Onita, Ezaki ve Honda’yı tura düzenli olarak dahil etti. Onita, ikisini tanıtmak ve dikkat çekmek için ilginç bir fikir buldu: Dergilerde yer alacak bir reklam/promo stunt’ı olarak, ikisinin kalçalarına maytap yerleştirip patlatmalarını sağlayacaklardı.
Ezaki, 23 Eylül 1991’de Kawasaki Beyzbol Stadyumu’nda yapılan şovun açılış maçında Honda’yı tuş etti. Bu şovun main event'i, 33.000 kişilik açıklanan seyirci önünde Onita ile Goto arasında ip olmayan, patlayıcılı dikenli tel maçıydı. Ancak kartlarda üst sıralara hızla yükselen kişi, Mr. Gannosuke adını aldıktan sonra Honda oldu.
Ezaki ise bir yıl daha ön maçlarda (prelims) yer almaya devam etti. 16 Mayıs 1992’de, ABD’deki ilk büyük şovuna çıktı. Cal State Fullerton basketbol salonunda yapılan bu şova 6.000 kişi katılmıştı; main event'de Onita & El Hijo del Santo & Goto üçlüsü yer aldı. Ezaki, kartın üçüncü maçında Gannosuke & Ultrataro ile takım olup Billy Anderson, Louie Spicolli ve Jesse Hernandez’e karşı mücadele etti ve her zamanki gibi maçı kaybeden taraf oldu.
FMW’nin yılın en büyük etkinliği olan 19 Eylül 1992 Kawasaki Stadyumu şovunda, 30.000 seyirci önünde Onita’nın Tiger Jeet Singh’i ip olmayan patlayıcılı dikenli tel maçında mağlup ederek Singh’in WWA Dünya Ağırsiklet Şampiyonluğu’nu kazandığı gecede, Ezaki & Gannosuke açılış maçında takım olarak yer aldı. Rakipleri aslen Sudden Impact takımı — Lance Storm & Chris Jericho — olacaktı. Ancak Storm turneye katılmadı ve yerine Calgary kökenli başka bir güreşçi olan Eric Freeze geçti. Japonların “Freeze” adını telaffuz etmekte zorlanmasından dolayı ring ismini “Eric Fall” olarak kullandı. Jericho & Fall, ikisi aynı anda iplerden zıplayarak yaptıkları double missile dropkick hareketiyle Ezaki’yi tuş etti. Bu maçın dikkat çekici yanı, Ezaki’nin büyük şovlardaki ilk rakiplerinden birinin Jericho olmasıydı; çünkü kısa süre içinde her ikisi de “quebrada” hareketini (Jericho Meksika’da CMLL için çalışırken “Corazon de Leon” — Aslan Yürek — adını alıp hareketi “Lionsault” olarak popülerleştirdi) sık kullanan güreşçiler olarak tanındılar.
Ezaki’nin bir sonraki çıkışı, 6 Ocak 1993’te Korakuen Hall’da yapılan bir şovda geldi. Dr. Luther karakterini (Kanadalı güreşçi Len St. Clair tarafından canlandırılan, akıl hastası gimmick’li bir karakter) canlandıran güreşçiyle teke tek maça çıkacaktı. Ezaki o zamana kadar Sabu ve efsanevi The Sheik dahil pek çok yabancı yıldızla ringe çıkmış, genelde çabuk kaybeden çaylak rolünü üstlenmişti. Ancak Luther, bu kez gerçekten bir maç yapmayı istedi. Maçta Ezaki’nin zamanlaması ve yüksekten uçan hareketleri dikkat çekti; seyircinin ilgisini çaldılar. O gecede açıkça görülmüştü ki, Ezaki federasyondaki en yetenekli güreşçiydi. Maçtan sonra St. Clair, yönetime gidip Ezaki’nin bu şekilde harcanamayacak kadar büyük bir yetenek olduğunu söyledi.
Bunun ardından Ezaki & Gannosuke, 80’lerde popüler olan “Express” isimlendirme geleneğini takip ederek, geldikleri Kyushu adasının adını taşıyan “The Kyushu Express” adlı bir alt kart takımı olarak birleştirildi.
1993 Kawasaki Stadyumu şovu 5 Mayıs tarihine çekildi. Ezaki açılış maçında yer aldı ve Koji Nakagawa’yı moonsault hareketiyle tuş etti. Bu, FMW tarihindeki en büyük şovdu; Onita’nın gençlik yıllarındaki akıl hocası Terry Funk’a karşı patlayıcılı ring dikenli tel maçında yer aldığı main event sayesinde 41.000 kişilik bir kitle çekilmişti. Bu döneme gelindiğinde Ezaki’nin federasyondaki en yetenekli güreşçi olduğu artık net bir şekilde görülüyordu.
Japon güreş geleneğinde, böyle bir durumda bir güreşçiyi hemen öne çıkarmak yerine onu bir süreliğine ortadan çekmek tercih edilir. Amaç, seyircinin o kişiyi yaklaşık bir yıl boyunca görmemesini sağlamak, ardından yeni bir görünümle ve yeni bir kimlikle geri getirip yıldız olarak yükseltmektir.
Ekim ayında Ezaki, hem Kuzey Meksika’da güreşmek hem de orijinal Rey Misterio’nun dojosunda eğitim almak üzere Tijuana’ya gönderildi. Misterio’nun 18 yaşındaki yeğeni Rey Misterio Jr. kısa süre önce ülke çapında bir yıldız haline gelmişti.
Ezaki Meksika’da yalnızca birkaç ay kalmıştı ki, organizasyonun idaresine yardımcı olan Shoichi Arai ona geri dönmesini söyledı. Çünkü birçok federasyonun yer alacağı çok büyük bir gösteri yaklaşmaktaydı: Super J Cup. FMW’den de bazı isimler katılmak üzere davet edilmişti. FMW o dönemde, kanlı ve dikenli tel maçlarına dayanan “garbage wrestling” (çöp güreşi) tarzıyla tanınıyordu. Ancak bu turnuvada dünyanın en iyi güreşçileriyle aynı sahneyi paylaşarak teknik olarak da güçlü isimlere sahip olduklarını göstermek istiyorlardı.
Ezaki, hazır hissetmediğini söyleyince Arai çok sinirlendi ve onun yerine Ueno’yu göndermeyi düşündü. Ancak turnuvanın organizasyonunu yapan Jushin Liger, özel olarak Ezaki’nin getirilmesini istemişti. Hatta birinci turda onunla karşılaşmayı bizzat kendisi talep etti. Liger Ezaki’yi istemişti ama ringe gelen isim, maskeli kimliğiyle Hayabusa oldu.
Hayabusa, o dönemde çok az görülen bir dizi uçan hareket sergiledi, maçı kaybetmesine rağmen performansı o kadar etkileyiciydi ki, herkes onun gerçek bir yıldız olma potansiyeline sahip olduğunu gördü. O sırada FMW’ye rakip bir grup olarak IWA’yı kuran Victor Quiñones, Ezaki’ye FMW’den ayrılması için ayda 3.000 dolar maaş ve 10.000 dolar imza parası teklif etti. Ayrıca onu organizasyonun en üst ismi olarak yükseltme sözü verdi. Ezaki bu teklifi reddetti. Ancak Quinones, AAA (Meksika’nın en büyük şirketlerinden biri) ile bağlantı kuran kişiydi. Bu nedenle Ezaki AAA’da yer alamadı. Bunun yerine, Último Dragón onun CMLL’ye (Consejo Mundial de Lucha Libre) girmesine yardımcı oldu.
Ezaki, 5 Mayıs 1994’teki yıllık Kawasaki Stadyumu şovu sırasında hâlâ Meksika’daydı. Bu, şirketin o zamana kadarki en büyük şovuydu. Main even'de, kaybedenin emekli olacağı stipülasyonu ile Onita vs. Genichiro Tenryu karşı karşıya geldi. Ayrıca 1970’lerin en büyük rekabetlerinden biri olan Terry Funk vs. The Sheik maçı yeniden canlandırıldı. O dönemde güreş seyircileri bu tür “kaybeden emekli olur” stipülasyonlarına hâlâ inandığı için, ya dönemin en büyük yıldızı haline gelmiş olan Onita’nın ya da efsane statüsündeki Tenryu’nun emekli olacağı düşüncesi bilet satışlarını patlattı. Televizyonu bile olmayan bu federasyonun, 52.000 kişilik açıklanan seyirciyle beyzbol stadyumunu tamamen doldurması olağanüstü bir başarıydı.
Maçtan sonra Onita, emekli olacağını ama bunun hemen değil, bir yıl sürecek bir veda turnesinin ardından gerçekleşeceğini açıkladı.
FMW, Hayabusa’yı 28 Ağustos 1994’te Osaka Jo Hall’da düzenlenen büyük bir şov için geri getirdi. Bu, onun yıldız olarak dönüşüydü çünkü Sabu’yu dolusuyla (temiz şekilde) yenerek 15.382 kişilik kapalı gişe bir kalabalığın önünde büyük bir galibiyet elde etti.
Hayabusa daha sonra Meksika’ya geri döndü ve o dönemin “havalı” hareketlerinden biri olan Asai moonsault’u öğrenmeye başladı. Bu dönemde zaman zaman Último Dragón ile takım da oldu.
2 Aralık 1994’te Arena México’da Asai moonsault yapmak isterken ayağı kaydı ve kafasının üstüne düşerek zemine çakıldı. Ancak ciddi bir şekilde yaralanmadı; sadece birkaç gün boyunca baş ağrıları yaşadı. İki hafta sonra, Meksika’ya veda niteliğindeki maçta Silver King’in CMLL ağır sıklet unvanına meydan okudu; iki fall kaybederek (ikiye bir) maçı yitirdi.
Sonrasında Florida’ya gitti ve bağımsız şovlarda güreşti. Burada asıl amaç, Florida’da yaşayan The Gladiator’la bir şovda angle (hikâye) başlatmaktı. Bu, 5 Mayıs 1995’te yapılacak geleneksel Kawasaki Stadyumu şovuna dönüşünü hazırlamak içindi.
Bu stadyum şovunun main event'i, Onita’nın emeklilik maçı olarak planlanan Onita vs. Goto’ydu. Onita’nın emekliliği, seyircilerin ona tepki göstermeye başlamasından önce mümkün olduğunca ertelenmişti. Onita, herkesin onu izlemeye geleceğini düşündüğü için maçı kazanmakta ısrar etti. Ancak Goto öfkeliydi; çünkü şirket, kuruluşundan beri Onita’nın oyun alanı gibiydi ve Onita olmadan şirketin zorlanacağı belliydi. Goto, Onita’nın şimdiye kadarki tüm büyük maçlarda onu yendiği ve hep “bir numara” olarak konumlandırıldığı için, kendisinin zirveye çıkabilmesi için bu kez Onita’yı yenmesi gerektiğini düşünüyordu.
Şovdan hemen önce Goto ve Gannosuke, rakip federasyon IWA ile anlaştıklarını açıkladılar. IWA, Goto’ya en üst pozisyonu vaat etmişti. Goto’nun ayrılması ve Onita’nın emekli olmasıyla, FMW’nin yeni ana yıldızı olarak Hayabusa’dan başka kimse kalmamıştı.
Bir basın toplantısında, Onita’nın son rakibinin eski sumocu, All Japan’da uzun yıllar orta kartta güreşmiş olan ve kariyerine Tenryu’nun yanında başlamış Takashi Ishikawa olacağı açıklandı. Bu açıklama seyirciden olumsuz tepkiler aldı. Fakat bir angle yapıldı: Hayabusa basın toplantısını bastı ve Onita’ya meydan okudu. Onita saygısızlığa uğramış gibi davrandı ve maçı kabul etti.
Eiji Ezaki (Hayabusa) büyük bir baskı altındaydı. Atletik yeteneklerini ön plana çıkaracak bir güreş stilini öğrenmişti, ardından yüksek uçuş hareketlerini öğrenmek için Meksika’ya gitmişti. Şimdi ise dünyanın en büyük güreş şovlarının birinin main eventinde yer alacaktı. Şov 50.000 seyirci çekmişti. Üstelik Hayabusa, öğrendiği tarzı neredeyse hiç uygulayamayacağı bir türde maça çıkacaktı. Ayrıca maçı kaybedecekti ama buna rağmen kaybederken bile “yeni yıldız” olarak parlaması gerekiyordu. Çünkü Onita’nın ardından şirketin yüzü o olacaktı. Bu durum tamamen tersine bir booking’ti; çünkü orijinal plan, bu büyük şovda Hayabusa’nın Gladiator’a karşı büyük bir galibiyet almasıydı.
Bir “exploding ring barbed wire cage death match” (patlayan ringli, jiletli tel kafes ölüm maçı) sırasında, iki güreşçi de kafese çarptıktan sonra patlamaların ortasında kaldı. Hayabusa ayrıca kollarını derin şekilde kesti (blade yaptı), sağ göğsünü ve başını da yardı. Onu korumak için, Onita’nın “Thunder Fire Power Bomb” adlı bitirici hareketinden sonra tuştan kurtuldu. Ardından Hayabusa, jiletli tel kafesin tepesine tırmandı ve moonsault denedi ama ıskaladı. Bunun üzerine Onita, üç tane daha Thunder Fire Power Bomb yaptı ve tuşla maçı kazandı.
Onita, Hayabusa’yı kaldırıp elini havaya kaldırmak istedi ama Hayabusa yığılıp kaldı ve sedyeyle salondan çıkarıldı. Patlamalardan dolayı ciddi yanıklar geçirmişti; hastaneye kaldırıldı ve çeşitli yaralarının kapatılması için 67 dikiş atıldığı söylendi.
Goto’nun öngördüğü gibi, Hayabusa’nın Onita’ya karşı büyük maçı kaybettikten sonra ana isim olarak seyirci çekmesinin istenmesi tam bir felaketti. Plan başarısız olunca da suç, onu zirveye koyarken onu over etmeyen (üstüne çıkarmayan) Onita’ya değil, Hayabusa’ya yüklenecekti. Bu durum, Onita’yı Hayabusa’yla kıyaslandığında daha da iyi gösterdi.
Onita’nın emeklilik hikâyesi, aslında mentorü Terry Funk’un 1983’teki emeklilik hikâyesinin bir kopyasıydı: uzun bir hazırlık süreci, efsanevi bir emeklilik töreni… ama sonunda geri dönüş.
Durumu daha da kötüleştiren şey, Hayabusa’nın “ana draw” olarak çıktığı ilk büyük maçın bir takım maçı olmasıydı. Bu maçta Hayabusa & Katsutoshi Niiyama, Gladiator & Horace Boulder (Mike Bollea — Hulk Hogan’ın yeğeni) ile karşılaştı. Hikâyeyi ilerletmek için Gladiator’un Hayabusa’yı tuş etmesine karar verildi; böylece aralarında bir rekabet yaratılacaktı.
27 Haziran 1995’te Hayabusa, Hisakatsu Oya’yı yenerek Onita’nın emeklilik sırasında elinde bulundurduğu World Brass Knux Şampiyonluğu’nu kazandı. Ardından kemeri boşa çıkardı; böylece kemer için bir turnuva düzenlendi.
Hayabusa vs. Gladiator tekli maçı 30 Temmuz 1995’te yapıldı. Hayabusa bu maçta yüksek uçuş hareketlerini sergiledi. O dönemlerde çok nadir görülen bir hareket olan “Shooting Star Press” denedi. Bu hareketi Jushin Liger icat etmişti ama yalnızca en büyük şovlarda kullanırdı. Hayabusa hareketi tam tutturamadı, yüzüstü yere çakıldı; dudağı yarıldı ve boynundan sakatlandı. Boyun omurlarından biri çatladı. Buna rağmen güreşmeye devam etti.
Hayabusa, World Brass Knux turnuvasındaki round-robin (lig usulü) formatta Gladiator’a karşı bir tekli galibiyet aldı. İkili finalde bir kez daha karşılaştı ve bu kez Gladiator yeniden kazandı.
Açıkça görülüyordu ki Hayabusa, “günah keçisi” haline getirilmişti. Zirvedeki isimleri yenmesine izin verilmiyor, bu yüzden seyirci çekmekte zorlanacağı baştan belliydi. Bu da seyircilerin, sözünü çiğnemesi anlamına gelse bile, Onita’nın geri dönmesini istemelerine yol açacaktı.
Yeni FMW, düşen seyirci ve gelirlerle ayakta kalmaya çalışırken “FMW vs. WING” feudunu başlattı. WING, kapanmış başka bir “kan gölü” tarzı güreş şirketiydi. Bu şirketin en önemli yıldızları FMW’ye katıldı ve FMW ekibiyle rekabete girdi. 10 Ocak 1996’da, Hayabusa, Masato Tanaka ve Koji Nakagawa (FMW) ile Mitsuhiro “Mr. Danger” Matsunaga, Yukihiro “W*ING” Kanemura ve Bad Boy Hido arasında “Double Hell Barbed Wire Caribbean Glass Death Match” (çift cehennemli jiletli tel ve Karayip camı ölüm maçı) yapıldı.
Maç sırasında Hayabusa, jiletli tel ve kırık camlardan oluşan bir ağa fırlatıldı. Sırtında ve omzunda derin kesikler oluştu ve bu sakatlık nedeniyle dört ay ringlerden uzak kaldı.
Bu olay, aslında Kawasaki Stadyumu şovu için seyirciyi çekecek bir hikâye yaratmak amacıyla yapılmıştı. Onita’nın yokluğunda, Hayabusa’nın dönüşü Tanaka’yla takım olup Mr. Pogo ve gizemli bir partnerle karşılaşacağı “Exploding Ring Barbed Wire Double Hell Death Match” (patlayan ringli jiletli tel çift cehennem ölüm maçı) üzerinden kurgulandı.
Gizemli partnerin Terry Funk olduğu ortaya çıktı. Onita da bir yıl aradan sonra ilk kez bir FMW şovuna gelerek Hayabusa’ya, “promosyon için kazan” dedi. Zor geçen bir yılın ardından, büyük şov 33.000 seyirci çekmeyi başardı. Bunun nedeni yıllık açık hava patlayan ring maçının artık gelenek haline gelmiş olması ve Funk’ın dönüşünün büyük yankı uyandırmasıydı.
Maçta Hayabusa sırtından kanadı, ring patlaması gerçekleşti. Pogo ve Funk, Hayabusa’ya ateş topları fırlattı, bir sandalyeyi ateşe verip onu ateşli sandalyenin üstüne attılar. Ardından Funk, Hayabusa’yı tuş etti. Funk ve Pogo, Hayabusa’nın maskesini yırttı; Hayabusa sedyeyle salondan çıkarıldı. Kollarını, karnını ve sırtını kesmişti (blade), toplamda 110 dikiş atıldığı söylendi. Funk daha sonra Onita’ya ringe geri dönmesi için meydan okudu.
Ezaki bir süre daha ringden uzak kaldı. Bu dönemde Jushin Liger, onu New Japan Pro Wrestling’e (NJPW) katmak için teklif götürdü. Ona çok daha yüksek bir maaş teklif edildi; ayrıca Liger, booker olarak onu şirketin en güçlü junior heavyweight yıldızlarından biri yapacağına söz verdi. Ancak Hayabusa teklifi reddedince, Liger çok öfkelendi ve ikili yıllarca konuşmadı.
Hayabusa, Ağustos ayında FMW’ye geri döndü. 24 Eylül’de Korakuen Hall’daki main event'de Hayabusa & Tanaka, Funk & Gladiator’a yenildi. Maçın sonunda Funk, Hayabusa’yı Amerikan bayrağının altına gömdü ve “The Real FMW” adında yeni bir grup kurduğunu açıkladı. Bu isim “Funk Masters of Wrestling”in kısaltmasıydı ve Funk, Hayabusa’nın FMW’sinin artık gerçek FMW olmadığını ilan etti.
Funk olmadığı sürece ya da Korakuen Hall dışında yapılan şovlarda işler pek iyi gitmediği için Onita geri döndü. Aslında Onita’nın eninde sonunda geri döneceği belliydi. Hayabusa’nın büyük maçlarda sık sık kaybetmesi de planın bir parçasıydı: onu zirveye koyup başarısız göstererek taraftarların “Onita geri dönsün ve günü kurtarsın” demesini sağlamak.
Terry Funk, 1983’te emekli olmuştu ama 18 ay sonra Bruiser Brody & Stan Hansen’in, emekliliği sırasında hem kendisine hem de Dory Funk Jr.’a saldırması üzerine geri dönmüştü. Her ne kadar Funk hiçbir zaman yuhalanmamış olsa da, verdiği sözü çiğnediği için beklenenden daha fazla popülerlik kaybetmişti.
FMW’nin hikâyesi de benzer şekilde, Onita’nın “promosyonu kurtarmak” için geri dönüşüne zemin hazırlamak üzerine kuruluydu. Ancak bu dönüş, beklenen etkiyi yaratmadı; taraftarlar onu sık sık yuhaladı ve “yalancı” diye bağırdı.
Gannosuke, Ocak ayında Hayabusa’yla rekabete girmek üzere geri döndü. Bu rekabet, 29 Nisan 1997’de Yokohama Arena’da yapılan maçla doruğa ulaştı. O gece, FMW’nin en parlak döneminin kadın yıldızı Megumi Kudo’nun emeklilik maçı da yer aldı. Ayrıca Onita & Tanaka & Kanemura; Funk & Cactus Jack & Gladiator’la karşılaştı. Hayabusa da maskesini Gannosuke’nin saçına karşı ortaya koydu. 16.000 kişilik bir seyirci kitlesi vardı.
Hayabusa maçı kazandıktan sonra, Gannosuke ile üniversiteden beri çok yakın arkadaş olduklarını, birlikte başladıklarını söyledi. Gannosuke’nin saçını kesmesini istemediğini, onun yerine FMW hayranlarından özür dileyip Funk Masters of Wrestling grubundan ayrılmasını istedi. Gannosuke el sıkışacakmış gibi yaptı ama ardından Hayabusa’ya saldırdı, sandalyeyle vurdu ve maskesini yırttı.
[MEDIA=youtube]a_XP70KgL_A[/MEDIA]
Hayabusa, 1997 yılında All Japan Pro Wrestling’in büyük şovlarında özel konuk olarak da yer aldı. Kenta Kobashi’ye karşı bir takım maçında ringe çıktı, hatta Mitsuharu Misawa’yla aynı takımda güreşti.
28 Eylül 1997’de, Onita vs. Kanemura maçının hemen altında, WWF’ten Ken Shamrock vs. Vader ve Terry Funk vs. Hiromichi Fuyuki’nin “Loser Leaves Town” maçının da yer aldığı büyük bir şovda, Hayabusa & Jinsei Shinzaki, Kobashi & Maunukea Mossman (Taiyo Kea) ikilisine karşı güreşti. 50.012 seyirci önünde yapılan bu maç, FMW tarihinin en iyi maçı olarak gösterildi. Ancak yine de Hayabusa, yüksek profilli bir maçta tuş olan taraf oldu; bu kez onu Kobashi tuş etti.
Hayabusa’nın ABD’deki en büyük maçı, 2 Ağustos 1998’de ECW Heat Wave PPV’sinde (Dayton, Ohio) gerçekleşti. Shinzaki ile takım olup, ECW takım kemerleri maçında Sabu & Rob Van Dam’e karşı kaybettiler. Bu karşılaşmanın ardından Korakuen Hall’da yapılan rövanşta Sabu & Van Dam, Hayabusa & Tommy Dreamer ikilisini de yendi.
Hayabusa & Shinzaki, 13 Şubat 1999’da Korakuen Hall’da Tamon Honda & Jun Izumida’yı yenerek All Japan’ın All-Asia takım kemerlerini kazandı.
Bir hafta sonra Fukuoka’da Hayabusa, tekli unvanını savunurken Gannosuke’ye karşı üst ipten huracanrana denedi ama kafasının üstüne düştü ve kemeri kaybetti. Bu, Gannosuke’nin ikili kariyerleri başladığından beri Hayabusa’yı ilk kez tekli maçta yenmesiydi.
2 Mayıs 1999’da Hayabusa, Tokyo Dome’daki Giant Baba Anma Şovu’nda 50.000 seyirci önünde özel bir maça çıktı. Great Sasuke ve Tiger Mask’le takım olup Maunukea Mossman, Yoshinari Ogawa ve Masahito Kakihara’ya karşı 30 dakikalık berabere biten bir maç yaptı. Ancak FMW, All Japan ile artık ortak çalışmama kararı aldı. Bu yüzden 4 Haziran 1999’da Hayabusa & Shinzaki, All-Asia takım kemerlerini Takao Omori & Yoshihiro Takayama’ya kaybetti.
Bu dönemde Hiromichi Fuyuki, booker’lık görevini devraldı. FMW’yi kanlı dövüş çizgisinden çıkarıp daha “eğlence” odaklı bir yöne çekti. Kendini kötü karakterli bir komiser yaptı ve Hayabusa’ya maskesini çıkarıp ismini bırakmasını emretti. Fuyuki, Hayabusa’nın emekli olması gerektiğini, sadece Eiji Ezaki olarak güreşebileceğini söyledi. Bu da Hayabusa, Masato Tanaka & Tetsuhiro Kuroda’nın; Gannosuke, Hido & Kanemura üçlüsünü yendiği bir maça yol açtı. Maçta Hayabusa, merdivenden moonsault yaptı.
Hayabusa maskesini çıkardı ama Ezaki ismini kullanmak yerine 27 Ağustos 1999’dan itibaren “H” ismini kullanmaya başladı. Fuyuki daha sonra Gannosuke’ye Hayabusa karakterini vererek “H vs. Hayabusa” rekabetini başlattı.
Bu rekabet, 29 Ekim 1999’da Korakuen Hall’da yapılan “anus explosion match” (makat patlama maçı) ile iyice uçuk bir hâl aldı. Gannosuke (Hayabusa kılığında), H’yi turnbuckle’a kelepçeledi, şortunu indirdi ve makatına şişe roketi yerleştirip patlattı. FMW zor günler geçirirken bu olay farklılığıyla şirkete biraz basın ilgisi çekti.
23 Kasım 1999’da H, Hayabusa’ya karşı ringe çıktı; özel konuk hakem ise emekli Shawn Michaels’tı. H maçı kazandı ve Michaels ikisini zorla el sıkıştırıp barıştırdı. Bir hafta sonra H & Gannosuke, Tetsuhiro Kuroda & Hisakatsu Oya’yı yenerek WEW takım kemerlerini kazandı.
Ancak daha sonra kemerlerini Fuyuki ve kadın güreşçi Kyoko Inoue’ya kaybettiler; çünkü eski porno yıldızı Chocoball Mukai onlara ihanet edip Fuyuki’nin kötü karakterli ECW Japan grubuna katıldı.
Ezaki, 5 Mayıs 2000’de Masato Tanaka’yı yenerek yeniden “Hayabusa” ismine döndü ve Temmuz sonunda bu ismi kalıcı hale getirdi.
Hayabusa, 12 Eylül 2000’de ABD’ye, dağılmakta olan WCW için geldi. John Laurinaitis onu Roanoke’daki World Wide Wrestling çekimlerine getirdi. Ancak Vince Russo’nun başında olduğu booking ekibi, televizyon için ABD izleyicisinin tanımadığı maskeli bir Japon güreşçiyi kullanmanın mantıklı olmadığını düşündü, bu yüzden Hayabusa hiç ringe çıkmadı.
İki hafta sonra Korakuen Hall’da, Hayabusa ve Fuyuki Japonya’nın ilk 60 dakikalık Iron Man maçını yaptı; maç berabere bitti.
Yıllarca sergilediği yüksek uçuşlu stilin vücuduna verdiği hasar nedeniyle Hayabusa’nın her iki dirseğinden de ameliyat olması gerekti. Bu da onu 4 Ocak 2001’de Tokyo Dome’daki New Japan şovundan uzak tuttu. O şovda Keiji Muto’yla takım olup Manabu Nakanishi & Liger’a karşı güreşmesi planlanmıştı.
Sakat olduğu dönemde bile sürekli hikâyelere (angle) dahil edilerek, Sasuke ile bir tag takımı kurması için zemin hazırlandı. Bu durum, 5 Mayıs 2001’de gerçekleşen “patlayan sekizgen kafes ölüm maçı”na yol açtı. Artık Kawasaki Stadyumu, şirketin o dönemde dolduramayacağı kadar büyüktü; bu yüzden stadyumun otoparkında bir ring ve geçici bir arena kuruldu. Hayabusa & Sasuke, Kuroda & Gannosuke ikilisini yendi.
FMW o dönemde ciddi anlamda zor durumdaydı ve Hayabusa pek çok sakatlıkla uğraşmasına rağmen, grubun en büyük yıldızı olduğu için bunlara rağmen güreşmeye devam etti.
19 Ekim 2001’de, dokuz gün sonra All Japan Budokan Hall’da yapılacak büyük bir maç duyuruldu. Hayabusa, çocukluk kahramanlarından biri olan Genichiro Tenryu ile karşılaşacaktı. Ancak bu maç hiç gerçekleşmedi.
Üç gece sonra, ateşli, sakatlıklarla boğuşan ve bitkin halde olan Hayabusa, Korakuen Hall’da Mammoth Sasaki ile karşılaştı.
O gece uzun süredir unutulmuş bir hikâye açılışı yapılacaktı: Hayabusa’ya bir lanet konulacaktı. Maçına çıkmak için merdivenlerden yukarı çıkarken gizemli bir kişi ona şöyle dedi:
“Lanetlendin. FMW’de dövüşmeye devam ettiğin sürece sana birçok lanet gelecek. Lanetlenen kişi sensin. Ne kadar çabalarsan çabala, Hayabusa olarak güreş hayatın en fazla iki yıl içinde bitecek. Bunu unutma.”
Bu sözleri söyledikten sonra gizemli kişi ortadan kayboldu.
Maçın onuncu dakikasında Hayabusa, her maçta yaptığı imza hareketlerinden biri olan quebrada (lionsault) için iplerden sıçradı. Ancak ayağı kaydı ve başının üstüne düştü. Vücudunu hareket ettiremiyordu ama içgüdüsel olarak hakem Marty Asano’ya maçı sürdürmesini söyledi. Sasaki, ne olduğunu anlamamıştı; Hayabusa’nın kalkmasını bekliyordu. Birkaç tekme attı, sonra bir çene kilidi (chinlock) uygulayarak zaman kazanmaya çalıştı. Ancak Hayabusa toparlanamadı. Durumun ciddiyetini fark eden Asano, maçı durdurdu.
Bu olay main event'de yaşandığı için şov da sona erdi. Hayabusa hareket edemiyordu ama konuşabiliyordu. Mikrofonu istedi ve seyircilere olanlar için özür diledi. Geri dönmesinin uzun sürebileceğini söyledi ve seyircilerden FMW’yi terk etmemelerini rica etti. Promosyonu o kadar çok sevdiğini, onun için hayatını riske atabileceğini söyledi.
Acilen hastaneye kaldırıldı. O an ölmek üzere olduğunu düşündüğünü ve kontrolsüzce ağlamaya başladığını anlattı. İki omurunu kırmıştı; bu da boynundan aşağısının tamamen felç olmasına neden oldu. Doktorlar ne kadar sürede iyileşeceğini söyleyemedi; iyileşme ihtimali olsa da hayatının geri kalanını yatağa bağımlı geçirme olasılığı da çok yüksekti.
Hayabusa, bu durumu çok aşağılayıcı bulduğunu söyledi; bez bağlamak zorunda kalıyor ve hemşireler tarafından değiştiriliyordu. Pencereden dışarı baktığında tek isteğinin, son bir kez yataktan kalkıp o pencereden atlamak ve son kez “uçmak” olduğunu, ardından da ölmeyi dilediğini anlattı.
Böbrekleri iflas etmeye başladı. Kaza anında 237 pound (yaklaşık 108 kg) olan ağırlığı 127 pounda (yaklaşık 58 kg) kadar düştü. Kalp kapakçığında ölümcül bir enfeksiyon kaptı. Verilen ilaçlar halüsinasyon görmesine neden oldu. Uzun süre boyunca gerçeklik ile hayal dünyasını birbirinden ayıramadı.
Korakuen Hall’daki bir sonraki gösteride, onu hastanede ziyaret etmesine izin verilen az sayıdaki kişiden biri olan Gannosuke (kuzeniymiş gibi davranarak içeri girmişti), seyircilere Hayabusa’nın FMW’yi çok sevdiğini, onların FMW’yi desteklemeye devam etmesini istediğini söyledi. Ayrıca bir gün Hayabusa’nın yeniden “uçacağına” yürekten inandığını belirtti.
Ezaki, 29 Aralık 2001’de kalp ameliyatına girdi. Bu ameliyat, sağlık durumu nedeniyle hayatı tehdit ediyordu; ancak yapılmazsa kalp enfeksiyonu onu öldürecekti. Ezaki o dönemi anlatırken, ameliyatın başarısız olmasını ve ameliyat masasında ölmeyi umut ettiğini söyledi. Daha sonra fikrini değiştirdi ve hâlâ hayatta olduğu için çok mutlu olduğunu dile getirdi. Dahası, bir parmağını yeniden oynatmayı başardı; bu onun için büyük bir umut ışığıydı.
15 Şubat 2002’de, Hayabusa’nın sakatlığından sonra izleyici sayısının büyük ölçüde düşmesi ve şirketin 2 milyon dolar borca batması üzerine Başkan Shoichi Arai, FMW’nin kapandığını ve iflas başvurusunda bulunacaklarını açıkladı. Birkaç gün sonra Arai, Ezaki’yi arayarak artık hastane masraflarını karşılayacak paralarının kalmadığını söyledi.
Fuyuki, işsiz kalan güreşçilere iş sağlamak için yeni bir federasyon kurdu; ancak federasyonu kurduktan hemen sonra bağırsak kanseri olduğunu öğrendi, ameliyat olması gerekti ve emekli oldu. Fuyuki hastanede Ezaki’yi ziyaret etti ve ona çok zamanı kalmadığını itiraf etti. Ezaki ise hayatının geri kalanını tekerlekli sandalyede geçirmeye mahkûm olduğunu söyledi.
Fuyuki ona şöyle dedi:
“Benim fazla zamanım kalmadı. Artık bittiğini biliyorum. Ama sen? Senin iyileşme ihtimalin sıfır değil. Umudunu kaybetme. Bunu başarabilirsin.”
16 Mayıs 2002’de, Shoichi Arai bir koşucu tarafından Tokyo’daki bir parkta kendi kravatıyla asılmış halde ölü bulundu. İki gün önce Arai, Ezaki’yi hastaneden arayarak intihar edeceğini söylemişti. Ezaki onu vazgeçirmeye çalıştı ve konuşmanın sonunda onu bu düşünceden uzaklaştırdığına inanmıştı.
Arai, intihar etmeden önce bir teyp kaydı yaptı. Kaydında, yeni kurulacak şirketin Ezaki’ye destek olmasını umduğunu ve herkesi hayal kırıklığına uğrattığı için üzgün olduğunu söyledi.
Laing Inc. adlı bir Japon bilgisayar şirketi, Gannosuke aracılığıyla eski FMW yıldızlarının çoğuyla birlikte yeni bir federasyonu — Wrestling’s Marvelous Future (WMF; FMW’nin tersten yazılmış hâli) — destekleme kararı aldı. Hayabusa’nın adını kullanarak bu federasyonun onun hayalini gerçekleştireceği söylendi.
3 Haziran 2002’de Hayabusa, tekerlekli sandalyesiyle, sakatlığından sonra ilk kez kamuoyu önüne çıktı. Shinzaki ve Gannosuke ile birlikte yeni federasyonu duyurdu. WMF, Ultimo Dragon’un Toryumon (bugünkü Dragon Gate) grubu ve Michinoku Pro Wrestling ile iş birliği yapacaktı.
28 Ağustos 2002’de Hayabusa, Tokyo’daki Differ Ariake salonunda yapılan bir WMF şovuna katıldı ve federasyonu tanıtmak için bir hikâye başlattı. Kazasından ve Arai’nin ölümünden bahseden duygusal bir konuşma yaptı. Ardından, bacaklarındaki desteklerle tekerlekli sandalyeden kalkarak halka umut vermeye çalıştı ama aslında kendisi buna pek inanmıyordu.
Hikâyede Mitsuhiro Matsunaga sahneye çıktı. Yeni federasyonun “death match”leri yasaklamasına sinirlenen Matsunaga, dikenli tel sarılı beyzbol sopasıyla Gannosuke’ye saldırdı. Hayabusa ise sadece izleyebildi. Ardından Matsunaga, Goemon ve Kuroda Hayabusa’ya yaklaştı, onun su şişesini aldı, başından aşağı döktü ve yüzüne su tükürdü. Hayabusa hiçbir şey yapamadan bunu yaşadı.
15 Mart 2003’te Hayabusa, Gannosuke–Shinzaki feudunu başlatmak için bir hikâyeye katıldı. Gannosuke birkaç ay önce heel (kötü adam) olmuştu. Onu daha da nefret edilir hâle getirmek için, Shinzaki’nin rehabilitasyon merkezinden Hayabusa’yı tekerlekli sandalyeyle çıkardığı bir anda Gannosuke arabayla geldi, Shinzaki’ye saldırdı ve Hayabusa’yı sandalyeden düşürdü.
Dört gün sonra, Fuyuki 42 yaşında kansere yenik düştü.
31 Mart 2003’te Hayabusa nihayet evine dönebildi. 11 Şubat 2004’te WMF kapandı. Hayabusa, şarkıcı olacağını açıkladı.
Mayıs ayında bir CD çıkardı, Haziran’da ilk konserini verdi. Konserlerde sahnede şarkı söylerken arka ekranda kariyerinden önemli anların görüntüleri yayınlanıyordu. Ancak o ay, eşi boşanma davası açtı.
Hayabusa konser vermeye devam etti. 5 Şubat 2005’te Budokan Hall’da, Giant Baba’nın ölümünün altıncı yıldönümü haftasında Motoko Baba tarafından düzenlenen özel bir konserde sahne aldı. Konserde Baba hakkında yazdığı bir şarkıyı söyledi. Nisan ayında ise Sabu için düzenlenen bir yardım şovunda Sabu hakkında yazdığı başka bir şarkıyı seslendirdi.
2006’da Hayabusa, Boston’a SummerSlam için geldi ve o haftaki Raw ve SmackDown şovlaruba katıldı. WWE’nin birçok yıldızı onunla tanıştı; bunlardan biri de 1993’ten beri ilk kez gördüğü Rey Mysterio’ydu.
2007 yılında Hayabusa ve Dragon Kid birlikte “Trust!” adlı bir CD çıkardı.
27 Aralık 2008’de Gannosuke, 18 yıllık kariyerinin ardından emekli oldu. Hayabusa, tekerlekli sandalyesiyle ringe getirildi ve gözyaşları içinde Gannosuke’ye çiçek takdim etti. İkisi de ağlıyordu. Kuliste ise FMW yıldızlarının bir araya geldiği duygusal bir buluşma yaşandı. Gannosuke, Ekim 2014’te küçük bir organizasyon olan Guts World Pro Wrestling için geri dönüş yaptı ve hâlâ güreşmeye devam ediyor.
Ertesi gün Hayabusa, Dragon Gate’in Fukuoka’daki PPV şovunda sunuculuk yaptı ve hâlâ güreşiyor olsaydı Dragon Gate’te güreşeceğini, çünkü buranın en sevdiği organizasyon olduğunu söyledi.
24 Ocak 2009’da Tokyo’da bir Hayabusa anma şovu düzenlendi. FMW’den ve Dragon Gate’ten güreşçiler bir araya geldi. Main event'de, üç Dragon Gate güreşçisi Hayabusa’nın üç farklı karakterini canlandırdı: Dragon Kid “Hayabusa Kid” olarak Hayabusa kılığına girdi, Pac (Neville) “Darkside Hayabusa” oldu, BxB Hulk ise “H” kostümüyle çıktı. Üçü de Hayabusa’nın klasik hareketlerini sergiledi.
Hayabusa o yıl beşinci CD’sini de piyasaya sürdü.
14 Şubat 2010’da Hayabusa, 1994 Super J Cup’tan beri ilk kez Sumo Hall’a geri döndü. New Japan gösterisinde Milano Collection A.T.’nin emeklilik törenine katıldı ve tekerlekli sandalyesinden kalkarak Milano’ya çiçek verdi.
Temmuz ayında NHK televizyonu, engelli insanların normal bir yaşam sürmek için verdikleri mücadeleyi konu alan özel bir dizi yayımladı; Hayabusa da bu programda röportaj verdi.
Ekim ayında Tokyo’daki bir şovda, çocukluk kahramanı Mil Mascaras ile 1994’te Meksika’da aynı gösteride yer almalarından bu yana ilk kez tekrar bir araya geldi.
2011 yılında, Japonya’yı vuran 9.0 büyüklüğündeki deprem ve ardından gelen tsunami felaketinden sonra Hayabusa, evlerini kaybeden aileler için bağış toplamak amacıyla Tokyo sokaklarında şarkı söylemeye başladı. Aynı yıl Dick Togo’nun (kendisi geldiğini bilmiyordu) ve Bill Eadie’nin emeklilik şovlarına da katıldı.
22 Ekim 2011’de, kaza geçirmesinin onuncu yıldönümünde Tokyo’da kendi düzenlediği özel bir gösteri yaptı. Tenryu, “Big Hayabusa” ismiyle Hayabusa gibi giyinerek Sasuke & Shinzaki ile takım olup Kensuke Sasaki, Prince Devitt (Finn Bálor) ve El Samurai’ye karşı rüya maçında yer aldı. Hayabusa, birçok güreşçinin yardımıyla tekerlekli sandalyesinden kalkarak 10 yıl sonra ilk kez ringe girdi. Ardından çocukluk kahramanları Mil Mascaras, orijinal Tiger Mask, Dos Caras ve Tenryu ile birlikte poz verdi.
5 Ağustos 2015’te Japonya’nın büyük TV kanallarından NTV, Korakuen Hall’u kiralayarak Hayabusa için hiç yapılmamış olan resmi emeklilik törenini düzenledi. Tatsumi Fujinami, Tenryu, Muto ve Kobashi gibi efsaneler törendeydi. Hayabusa bastonuyla ringe yürüdü; kariyerini bitiren maçtaki rakibi Mammoth Sasaki de arkasında yürüyerek ona destek oldu. Gannosuke ve Dragon Kid ipleri açarak ringe girmesine yardım etti. Hayabusa ringde bir emeklilik konuşması yaptı, Shinzaki de çanı on kez çaldı.
Onita törene katılmamıştı ama daha sonra 5 Mayıs 2016 veya 2017 için Kawasaki Beyzbol Stadyumu’nu kiraladığını ve bunun Hayabusa’nın ringe dönüşü olacağını söyledi. Elbette bu hiçbir zaman gerçekleşmedi. Onita daha sonra Hayabusa’nın anısına stadyumda son bir gösteri daha yapmak istediğini açıkladı, ancak bu da muhtemelen olmayacak. Onita ayrıca 27 Mart’ta Shinkiba’da ve 27 Nisan’da Korakuen Hall’da yapılacak FMW gösterilerinin gelirlerinden bir kısmının Hayabusa’nın ailesine bağışlanacağını ve ikincisinde onun onuruna bir “rüya maç” düzenlenmeye çalışıldığını duyurdu.
Hayabusa’nın kariyerine dair bu tarihsel kayıtlar için Bret Quernerh’e teşekkürler.
Yorumlar
Yorum Gönder